1 Aralık 2007

Bakamazzz


Geçen Cumartesi akşamı Vatan Bilgisayar’a uğradık evin beyiyle. Söğütözü’nde devasa bir elektronik dükkanı. (Bu konularla o kadar alakasızım ki, bu tür yerlere dükkan derken garip geliyor, mağazayı da pek yakıştıramıyorum, başka bir adı varmış gibi hissediyorum). Vatan’da bir Finansbank şubesi var. Eşimin kredi kartı bilgilerinde bir eksik varmış, onu tamamlamaya gittik. İçeri bir girdik ki, cehennemi bir kalabalık. Kasada neredeyse 30 kişilik bir sıra. Meğer laptoplardan birinde yaklaşık 500 liralık bir indirim yapmışlar. Aynı sıra her reyonda var gibi; dükkaninsna kaynıyor. İçim sıkıl sıkıl, mızımam an meselesi. Neyse, aşağıya indik, Finanskız’ın önünde de bir grup insan. Finanskart’la bu satılan zımbırtılara bilmem kaç taksit yapıldığı için herkes kart almaya çalışıyor. Kızın masasının 1.5 metre ötesindeki sandalyelerden birine oturdum. Eşim de kızın hemen önüne. Beş dakika sonra iki âmâ bey geldi.

“Ee, biz kart alacaktık, form doldurmamıza yardımcı olur musunuz?” dediler kıza. Kızın başını kaşıyacak vakti yok.
“Ben olurum,” diye atladım hemen, aldım adamları masaya. Tam doldurmaya başlayacağım, Finanskız geldi.
“Yalnız işlemleriniz bugün onaylanamaz, bir haftaya ancak gelir kartınız.”
Adam: “Neden? Gözümüz görmüyor diye mi?”
Finanskız: “Eeee, genel merkezimiz, hebe, gübeee...”
Miso: “Nasıl yani? Herkese hemen kart veriliyor diye biliyorum ben. Yanlış mı biliyorum?”
Finanskız: “Şey, cvkafgakfjavn.., + sorunun cevabı olmayan bir sürü kelime...”

O sırada Finanskızın masasında sırasını bekleyen bir kadın, “bakar mısınız, pardon?” diye çemkirdi. Ben zaten içimden yükselip boğazımda bekleyen höykürmeyi bastırmaya uğraşıyorum, uygulanan çifte standarttan midem bulanmış, kadına şööyle bir baktım. Anlasın diye. En mermer suratımla. “Bir saattir onay bekliyoruz, bakar mısınız?” deyiverdi yine. (Onayı da genel merkezden bekliyor moron, kızın yapacağı hiç bir şey yok). “Bakamazzzz” diye bağırıverdim. “Biraz daha bekleyin siz.” Kadın hala bir şeyler diyor, ama onunla uğraşacak vakit yok. “Anlamadı hala, anlamıyor yahu” diyebildim sadece. Herkese 1.5 saatte kredi kartı veren bu Finansbank’ın böyle bir ayrımcılık yapıp yapmadığını öğrenmeye çalışabildim ancak. (Hala da öğrenemedim) Finanskız’a da hiç bir şey diyemedim. O kadar iyi niyetli ve hanımefendiydi ki.

Sonuç: Finansbank bu adamlara anında kredi kartı vermiyormuş. Neden? Genel merkezimizin.... Adamlar kartı alamadı, ben bakar mısınız kadınını paralayamadım, Finanskız’la tartışamadım...

Boğazım düğüm kaldı.

marruu

17 yorum:

Adsız dedi ki...

Akbank, âmâları kötü niyetli kişilerden korumak gayesiyle, İş Bankası imzadan kaynaklanan hukuki sorunlar ve güvenlik gerekçesiyle kart vermeye sıcak bakmıyor. Yapı Kredi Bankası ise özürlüye, gören bir yakınının tanıklığında ek madde imzalatarak kart çıkarıyor.
Detay:
http://www.yasadikca.com/dbread.php?id=562&cat=2

bir sorum olacak.yarın hangimizin gözlerinin kör olmayacağını kim garanti edebilir.Boğazınızdaki düğümü çözün ki, çifte standarta karşı sesiniz gür çıkabilsin.
Kemal

Adsız dedi ki...

bir yanıtım olacak,
"yarın birgün gözlerimiz veya sevdiklerimizin yakınlarımızıngözleri kör olabilir" diye değil, sadece doğru olduğunu bildiğimiz doğruya olan inancımızdan dolayı.. çifte standarta katlanamayışımızdan dolayı..başımıza gelmese bile, "gelebilir mi" diye düşünmeden.
bakamıyor
hissediyor
kemal

Elif Derviş dedi ki...

nasıl ya...anlamadım ben bu olayı...güvenlik söz konusuysa, kartı verenler, yani bankanın kendi adamları mı alavere dalavere yapacak kötü niyetli kişiler...sonuçta onlar yardım edecek di mi doldururken vs formu..? ııh, anlamadım ben...

evinkedisi dedi ki...

Böyle bir durumda o insanlara kart vermekte zorluk çıkartacaklarına güvenlik sebebi şu bu derken kendi güvenebilecekleri birinin yardımından yararlansalar ya! Atıyorum, banka müdürünün onay vermesi mesela...Ama olmazzzz, herkes kendi adına sorumluluktan kaçtığı için basitten onay alınacak bir şey bile bizlerde imkansıza dönüştürülür, kimse kendi imtiyazını kullanmak istemez. Iyyyy! Yalakalık zihniyeti :(

Miso'cum, seni de o kadını atlayıp boğmadığın için tebrik ediyorum. Başımıza gelmemişti diye düşünmüştüm ama bir dakika...Bire bir bu örnek değil ama eşim yabancı olduğu için bir türlü bankalardan kredi kartı alamamıştık, birisi gelir birgün sormamış etmemiş bin bankadan bin kart gelmiş geri gönderecekmiş, sormadan ne demekmiş diye sinirlenirken yahu biz soruyoruz de vermiyolarrr' demekten iliğim kemiğim kurumuştu.

Bu finans kız gibi gittiğimiz ve bize işlem yapmaya çalışan banka elemanları da ya hizmet içi eğitimlerini eksik aldıklarından ya da her yeni gelenle bir olay öğrendiklerinden " Kartınız en yakın zamanda hazır efendim" diyip sonraki konuşmalarda ebelek gübelek yaparlardı. Ay şimdi o insanlarla kendimi bir anda özdeşleştirdim.

kecilerin cobani dedi ki...

ben de sunu anlamadim. zaten kredi kartini zart diye vermezler. verirler mi...ben hic gormedim. yani akli basinda bi bankaysa once kredibilitene falan bakmasi lazim.. gidip basvurup hemen aldigin kartlar genelde migros kartlari benim bildigim...
sacma sapan bir durum basindan sonuna kadar.

miso dedi ki...

Kemal bey merhaba,
Evet haklısınız, haksızlık karşısında durabilmek için sesimiz çıkabilmeli. Ama biliyor musunuz, benim boğazım cidden düğüm hala. Çünkü o insanlara bunu söyleyemedim bile. Yine olsa yine söyleyemem zaten. Herkesin adına utandım orada.

Delicim,
Diyorum ya, bahane mi arıyorsun, buyur burada yüz bin tane var. Sinirler...

Kedicim,
Sizin işiniz de cidden zormuş. Başka ülkeleri bilmiyorum ama, bürokratik bağlamda bu ülkede yabancı olmak kadar zor bir şey yok herhalde. Prosedürlere akıl sır ermezken, bir de işin içine yabancı uyruklu biri girince arap saçından beter oluyordur herhalde her şey.

Çobanım,
Artık kartları zart diye veriyorlar. Kredibilitene de işte o bir buçuk saatte karar veriyorlar. Neredeyse o bir lira verip aldığın migros kartları kadar düştü bunlar ayağa. Ama âmâ insanlara vermiyorlar. Bravo. Onlar cebinde tomarla para gezdirsinler, zaten istismara açıklar, bir de onu çaldırsınlar.

pıhhh

Talisman dedi ki...

Miso yaa, ben seni seviyorum..

elektra dedi ki...

misocum, o bakar kör kadının bakar mısınıııııız dediği kısımda, kör olma e mi dedim kadına. görme özürlülerin kredi kartı alma süreci diye ayrı bir başlık olduğunu bilmiyordum. aslında almasınlar. kimse almasın . kredi kartı kadar beter bir şey var mı şu türkiye'de bilmiyorum ben. hiç olmamış olmasını çok dilerdim kendi adıma. kurtulacağım ben onlardan bir gün. eminim...

Adsız dedi ki...

mişo keşke atlayı bir güzel paralasaydın bakarmısınız hatunla finans kız ı yaaa
ben dayanamazdım şahsen ...
sabırlısın sen ...
hatta olayı abartayım sabırtaşından daha sabırlısın


yürekli mişo yüreğinle kal emi ...

miso dedi ki...

Talismancım,
Çook tesekkurler. Bu cümle benim merhemim. Oooh, iyi ki sabah okumuşum. Dövmem artik cocukları bugün de:)) Ben de seni seviyorum.

Elektracım,
Kör olasıca kadın demek gelmişti içimden ama herhalde etraftaki bütün çamları devirmiş olurdum :) Çaldırma korkusuyla kredi kartlarına ben de belli bir huzursuzlukla yaklaşıyorum ama sürekli de kullanıyorum. Onlardan kurtulmam mümkün değil benim.

Diagonelcim,
Sabırlıyımdır ama hiç olmadık bir yerde de patlayıverebilirim. O gece o iki âmâ beye ayıp olmasın diye tuttum kendimi. Sonra da kadına bakıp durdum ama kadın yanaşmadı. Yoksa cidden paralayacaktım. Saygısız kokona :(

marruu

evinkedisi dedi ki...

Kredi kartı almak hakikaten Çoban'ın dediği gibi olmalıdır ama gerçekten de bankada çalışanlar bilirler, onların dönemleri olur, kredi kartı satma zamanları gelir bir sermaye büyütme çalışması bu yalakalık dönemlerinde sen istemezsin ama bankada bir miktar paran vardır ya da ne bileyim başka bir finans kuruluşundan "alışveriş yapar cengaver gibi" geribildirimi alınmıştır küt diye evine kredi kartı gönderirler. Benim sinirim işte bu ikiyüzlü zihniyete. Kredi kartı verilirken herkese gereken presedür uygulansa sesim çıkmayacak ama böyle de bir genelleme daha olunca körlere kredi kartı yok şeklinde sinirlendim. Çünkü o çifte standardı ve kokuşmuşluğu sonuna kadar yaşadım :( Iyyy alsınlar kafalarına çalsınlar kredi kartlarını, maaşın yattığı banka vermedi yahu! Buradan hem eşim hem de benim için kart başvurusu yaptık eve gönderildi.

kecilerin cobani dedi ki...

biyigi yeni terlemis delikanli tuketim toplumunun kredi karti verme proseduru de ancak bu olur zaten. bunu bilmeyen gorme ozurlulere uyguladigi prosedurleri hic bilemez zaten.
benim maas hesabim ise iki haftadir acilamadi ayrica, buyrun devlet bankasi veriim ben size tepside...
limon da veririm yanina.

Zamandan Sızan dedi ki...

BİZDE O GÜN O YOLDAN GEÇTİK GÖZLERİME İNANAMADIM..KONSER ALANI GİBİYDİ...ÜSTELİK BİR SÜRÜ POLİS GÖREVLENDİRİLMİŞ..İNALIR GİBİ DEĞİLDİ..

miso dedi ki...

Çobanım,
Benzetme süper; pek acemi gariban, o yüzden çakılıp duruyor. Göçebelikten kurtulamamış bir toplumuz desem?

Yaşamdan sızan... kıymet,
Hoşgeldiniz. Biz gittiğimizde dışarıda polis yoktu, ama sanırım içeriye lazımdı. Gerçi haksız da bulmuyorum insanları; 500 YTL ciddi bir indirim. Ama bu kadar insanın laptop alabileceğini görmek de enteresan geldi :)

marruu

gaykedi dedi ki...

miso'cum finans kız konusuna girmiyeyim ben, keman-kız eve pek yakışıklı bir keman-erkek atmış onunla evde neler yaşadı onu merak ediyorum ben :)

kecilerin cobani dedi ki...

miii soooo
küscem bak, icemedik bari yazi yaz hadi 'ayol'..

miso dedi ki...

Sevgili gaykedi,
Aşkımız süper gidiyor. Bu aralar dişi keman çok yoğun, pek yüz veremiyor. Ama korkmasın, çok yakında yeni notalar indirip çalışıcam beyfendiyle. Bir de bu hafta kitaptaki konu müzik. Okula götürüp çalmak istiyorum çocuklara. Du bakali ne olacak. :))

Çobanım,
Sakın küsmeee, buz kestim valla. Artık sınırımın sonuna geldim, o kadar bir yoğunluk. Bugün 7 saat dersim vardı biliyor musun? Yarın da öyle :( Daha çok ders veren arkadaşlar da var biliyorum, ama beni biraz kasıyor. İçmediğimize ben de yanıyorum, içeriz ama bir ara, inanıyorum yani.

Öperim mis kokulu kızını.

marruu