25 Ekim 2009

Kaşıntılarım


Vardır benim kaşıntılarım; arada gelir gider öyle. Mevsimlik alerji gibi. Rahat batar, bir şey dürter. Geçen sene ilk dönem bir sosyoloji dersine girmiştim misafir öğrenci olarak. Aman bir hoşuma gitti o öğrencilik ritmi, anlatamam. Her Cuma üç saatlik ders boyunca not tutuyorum. Ertesi hafta Perşembe gecesi oğlanı uyuttuktan sonra, hem bir önceki haftanın notlarını okuyorum, hem kitaptaki bölümle karşılaştırıyorum filan. Dedim ki, ülen Miso, sana böyle bir “resmi” motivasyon lazımmış. Bak ne güzel kırıp kıçını okuma yapıyorsun. Sonra köşenin delisiyle filan konuştuk. Mastır programlarına bir göz attık. Ooh, ooh, tezsiz mastırlar da var. Dal miso dal...

Duur! Önce A L E S. Mastır filan yapmak için buna girmek gerekiyormuş. İyi, gireriz. Ne vardı? Matematik + sözel. Kıvır, ben A.K. Kızılay’a gidip ağırlığı takriben 7 kilo filan olan bir kitap aldık. Konu anlatımlı ve çıkmış sorular da var.

Yaz başında bir heves başladım çalışmaya. Konu çalışıyorum, soru çözüyorum filan. Ama kardeşim, yuh insaf. Vallahi tembellik yapmıyorum ama herkesi böyle bir sınava itelemek inanılmaz bir haksızlık. Ben liseden mezun olalı 20 sene geçti. Şimdi karşımda mn bir sayıysa n basamağına şu kadar ekleyip m’den şu kadar çıkardığımızda, onu da fitil haline getirmek suretiyle ilgili işlemi yaptığımızda çıkan sonuç falan filan gibi sorular. Ya da üslü çoklar, çarpanlarına ayırmalar, EBOK-EKOK gibi yazarken bile açılımından ya da ne halt olduğundan, neden kullanıldığından emin olamadığım laflar. Dikkat deseniz 5000. Payı paydaya yazmalar, 12’yle 3’ü çarpıp bambaşka diyarlardan sonuçlar bulmalar. Bir de bu puştlar alttaki şıklara işlem hatası yaparak ulaştığın sonucu da bir şık olarak yazıyorlar ya, iyice fıttırıyorum. Anlamadığım şeyleri müdürüme ya da A.K.’ya soruyorum ama içim de ezik kırık. Çaresizlikten. Onlar da beni üzmemek için, kendimi mongol gibi hissetmemem için bir kibar- bir zaarif. Kocca adamlar eğile büküle... heheh

Sınav Kasım’ın 15’inde. Yüzdük kuyruğuna geldik. Aptal saptal sözel soruları da ayrı boğuyor ama mastır için istenen sonucu alırım gibime geliyor. Pek yüksek değil; zira gelen öğrenci profilinin matematik limiti aşikar.

Bir de artık bu sınav araç olmaktan çıktı, sanki önemli olan sınavmış gibi oldu. Daha hangi bölüme mastır başvurusu yapacağımı bile düşünmedim. Bir iki kere internetten baktım ama oturup adam gibi bir karara varmadım. Seçenekler bile muğlak. Paso matematik sorusu çözüyorum. Ya kardeşim ben bu azimle Yük. Mat. Müh felan olurum. Üç beş havuz doldurup boşalttım ya.

Olurum belki yavv.

Nah!!