18 Mayıs 2007

Ah Ilgaz

Garip bir sessizlik vardı annemlere gittiğimde. Kavga değildi bu sefer, başka bir şey vardı. Annemin yüzü bembeyaz, Ilgaz hiç konuşmuyor. Annemin yüzüne bakıyorum, “ah, sorma,” diyor. “Ben içerideydim, güm diye bir ses geldi. Aynı anda bütün sigortalar attı. İçeri koştuğumda Ilgaz korkuyla üzerime atladı. Makası üçlü prize sokmuş.”

Bir an bayılıcam sandım. Karnımdaki bütün kelebekler havalandı. “Anne ne diyorsun?” diye kekeledim. “Kızım, valla nasıl oldu anlamadım,” dedi ve ağlamaya başladı. “Anne sakin ol, nereden bilebilirsin ki, olur böyle şeyler,” deyip sarıldım. Zavallı kadın, aklını kaçıracakmış neredeyse. Sınırdan dönmüş. Allahtan makasın ucu plastikmiş.

Ilgaz’a gelince... Aldım kucağıma, salona gittim. “Yanlış olduğunu bile bile yaptım,” deyip ağlamaya başladı. “Annecim, ben neden yaptığını anlayamadım, sen çok küçükken bile elektrikle oynamaman gerektiğini biliyordun.” Koca adam gibi, “biliyorum, neden yaptığımı ben de anlamadım,” diye ağladı durdu.

Daha fazla üstelemenin anlamı yoktu. Merak etmiş, bile bile yapmış, korkudan yüreği yarılmış ve artık kuyruğu bacaklarının arasına kısılmış bir kedi gibi, çektiği sıkıntıdan kurumuş bir şekilde maru curu ediyor.

Bırak miso, sarıl sadece.

Sarıldık zaten, öptük bol bol.

Kendi kendini pakladı sıpa.

23 yorum:

kecilerin cobani dedi ki...

uuuuvv,ılgaz bunu çook çok iyi yazmıştır biryerlere, canım yazık ne pırpır etmiştir yüreği.. geçmiş bitmiş olsun.
'bırak miso, sarıl sadece': evet, harika :-)

Elif Derviş dedi ki...

Kıyamam ben ona da sana da annene de :(( Nasıl korkmuştur kuzucuk... geçmiş olsun canım arkadaşım. öptüm seni kocaman.

kıvır dedi ki...

Geçmiş olsun ya.Ilgazcan nasıl da korkmuştur kimbilir.
Ben de küçükken yanlış olduğunu bile bile sobaya dokunmuştum.
tekrar tekrar geçmiş olsun hem size hem Ilgaza

Elif Derviş dedi ki...

Şimdi Barış'a anlattım; "ben de apartmanın trafosunu patlatmıştım küçükken, ödüm b.kuma karışmıştı" dedi...ama hiiiç ılgazcım gibi diil, gayet arsız arsız sırıtarak :)

Elif Derviş dedi ki...

Bi de aradım aradım "nasılsınız" diye sormak için, ulaşamadım ne evden ne cepten :((

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Oğlum, Ilgaz'dan küçükken asansörle yukarı çıkarken, bahçede oynadığı plastik topla asansörde de oynamayı sürdürmüş. Sonra da nasılsa, top asansör boşluğuna kaçmış! Tabii ki kendi kendine değil, oğlum onu ayağıyla ittiği için! Çook korkmuştu.
Evet, bazen sarılmak tek çare, geçmiş olsun.

Andy_Dufresne dedi ki...

Büyük geçmiş olsun gerçekten :( Ilgaz'ın ki resmen meydan okumak olmuş. Sanırım evde geçen haftadan arta kalan gerilim Ilgaz'ı kesmedi ki şehir ceryanına el attı. Asıl ben sizi merak etttim şimdi. Burda çok soğuk kanlı anlatmışsınız, ama...

Tekrar çok geçmiş olsun :(

gaykedi dedi ki...

aman tanrım, delilik bu yaptığı ama çocuk işte, adı üstünde çocukk...!

bence en iyisini yapmışsın fazla üstüne gitmeyerek, zaten çok korkmuş sabi baksana :(

tekrar geçmiş olsum kedi-misom ve yavrusuna :)

narsis dedi ki...

fff bir zamanlarin ucu plastik olmayan makaslarinin soyunun tukenmesi ne iyi olmus

Lilium Bosniacum dedi ki...

:) ben küçükken babamın ucu plstik OLMAYAN bıyık makasını prize soktuydum :D korkmayın 220 wolt insanı kapmaz, atar. daha düşük voltaj daha tehlikelidir çünkü elinizi çekemezsiniz :D geçmiş olsun.. yine de en iyisi priz kapaklarıdır herhalde.. :)

Kıç Kıça dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Kıç Kıça dedi ki...

Miso'cum çok çok geçmiş olsun.
Ilgaz'ı öp benim için.

Çeşitli nedenlerden dolayı en az 20 kere çarpılmışlığım, 1 bina trafosu patlatmışlığım (kutunun içinde 4 adet renkli metal bar varsa siyah ve kırmızı arasını telle birleştirmeyin sakın)ve 1 mahalle trafosu yakmışlığım (direk üzerindeki tellere iki ucu taş bağlı başka bir tel atmıştım)var. En sonuncusundan sonra çok korktuğum için elektrik yaramazlıklarını bırakmıştım. Ilgaz da sanırım dersini almıştır. Bununla geçmiş olsun. (220 gerçektende insanı geri atar, çok büyük bir şey olmaz)

Benim bir sonraki aşamam kolonya yakmaktı. :) Sıralı mıdır bilmem ama söylemek istedim. :)

Adsız dedi ki...

Bazen nasil hayatta kaldiklarina sasiyorum ben. En az iki gunde bir, yiyecekten bogulma tehlikesinden kurtarma, sandalyeden ucarken yakalamalar...

www.elifsavas.com/blog

asliberry dedi ki...

Ben yazını şimdi okudum, gözlerim karardı, bayılıveriyordum. Büyük geçmiş olsun.
Minik kalbi nasıl küt küt atmıştır korkudan, canım benim ya.

uykucu dedi ki...

çok geçmiş olsun .benimde en korktuğum elektrik tüm prizleri kapakladık ama ılgazında yaşı büyük aslında(benim beklediğim yaş hani aklı başında olacak ya) hem kendiside demiş neden yaptığımı anlamadım diye (arada çocukların içine şeytan giriyor:)sürekli peşlerinde olmak lazım yaşları ne olursa olsun. 4. kattayız tüm pencere kollarını söktük korkudan, bizimki cam açmaya başladı.zaten çocuklara bu tür olaylardan sonra kızılmaz ki bol bol öpüp sakinleştireceksin .berkayda yaptığı yaramazlıklarda (sanki öncesinde hep dövüp azarlamışız gibi)ürkek ürkek geliyor yanımıza biliyor kötü bir şey olduğunu ya bu yeter.

miso dedi ki...

Merhabalar,

Bütün geçmiş olsun dileklerine çok teşekkür ederim. Anne-baba olmanın en zor yanı verilen tepkinin dozunu ve zamanını ayarlamak sanırım. Aslında olayı duyduğum anda anneme "ne diyosuuunn" diye haykırdıktan sonra bağıra bağıra ağlamak geldi içimden. Ama sonradan düşününce iyi ki yapmamışım diyorum. (Gerçekten de bu tepkiyi büyük bir çabayla kontrol ettiğimi söylemeliyim aslında.) Bir de tabi insanın kendisini düşünüp insaflı davranması lazım. Ben mesela korkunç bir çocukmuşum. Barış gibi trafo patlatmasam da annemlerini yüreğini yarmışlığım çok vardır. İşin garip tarafı çook eskilerde kalmalarına rağmen halâ hatırlarım bazılarını. Ve ne kadar ucuz atlattıklarım vardır, sınırdan döndüklerim. O kadar fenaymışım.

Neyse, aslında sizlere de geçmiş olsun. Benim zevzeğin potansiyelini görmüş olduk, gözünüz sizinkilerde olsun.

marruu

Nakhar dedi ki...

bende küçükken yani biliyordum elektiriğin çarpacağını ama yine de her gördüğüm prize iğne sokardım böyle birden sallaması vucudumdan geçen o şok dalgasnın yarattığı etkiyi seviyordum nedense :) ne mazoşist mişim meğer :)

Adsız dedi ki...

mişo mu geçmiş olsun yazacak şey bulamadım kaldım oöylece pc başında kusura bakma ...

Unknown dedi ki...

ya ben yerim onun o pır pır eden minik kalbini canımmmm...
ama bu işi yaparken yüzünü tahmin edebiliyorum. ciddi ciddi bakışlarını ve bir yukarı bir aşağı oynayan kaşlarını.
ben gerzeği aynanın karşısında kendi kendine oynayan küçük iffetli ve uslu bi ezikmisim ama bu Ilgaz'ın kime çektiği çok bariz :)Nitekim annesinin sekerken göze elbise askısı takmak ve göz kapağını yarmak gibi maceraları var
Bu arada bana bunu anlatmamis olmanızı kınıyor ve bundan sonra en ufak seyde benim yğreğimin hoplayacağını da eklemek istiyorum sayın miso
Öperim
özlerim
Bi de miso, bugün lollo yerine yeni bi tane öğrendim "ŞAŞURİ" :)

Elif Derviş dedi ki...

göze elbise askısı takmak nası bişey ya??

miso dedi ki...

Sevgili Nakhar,
Umarım şöyle temiz bir zopa yemişsindir. (korkunç anne miso)

Sevgili diagonel,
geçmiş olsun'ununa teşekkürler.

Burcum,
Annesinin maceraları cidden korkunç. Ama ben ne kadar fena olduğumu hiç reddetmedim ki, di mi?

Nedir be ama o ŞAŞURİ?

Ben nassııll özlerim, bilirminn?

Adsız dedi ki...

Ilgaz gereken dersi almıştır.
T teyzesi,yok yok ablası,hayır hayır T kardeş(kompleksssss)geçmiş olsun der,Ilgazın gözlerinden öper.Ilgaz T'nin elini öpmeye yeltenirse gafaya sumsuğu yer.Hiç kardeş, kardeşin elini öper mi çocuuuuum.Kaç yaş farkımız var ki şurada allasen.Ehiiiii.
T.

weiss und schwarz dedi ki...

mrb miso,
aslında büyümenin en güzel yanı bu olsa gerek bazı şeyleri yaşamış ve ders çıkarabilmiş olmak...tabi herşeyi kendi deneyimlerinden öğrenmemeli insan, bazen sonuçları kötü olabiliyor. bununla geçmiş olsun.
Sevgiler.