12 Ekim 2006

Gelinlik

Moda Çarşısı'nın alt katında en köşede bir dükkana girdik. Ne annem, ne ben, ne de Burcu dükkanın varlığından haberdarız. Oysa ben iki ayda bir Moda Çarşısı'na gider, kozmetik ihtiyaçlarımı alırım. Dükkanın vitrini top top kumaş. Yani bir bakan bir daha başını çevirip bakmaya tenezzül etmez. O kadar salaş görünüyor. Birlikte gittiğimiz terzi bayan oranın gediklisi; hem halinden hem de dükkan sahibiyle olan dialoğundan aşikar bu. Dükkan sahibi bizim için tam bir sürpriz oldu. Öyle bir dükkanda Dış İşleri'nden emekli gibi hoş giyimli ve konuşması son derece düzgün birisiyle karşılaşmak şaşırttı hepimizi. Önce gipürler açıldı (halk arasında dantel). Yok bu çok sönük, bu da çok beyaz, bu parlak, bunun taş az-taşı çok, motifi iri-motifi ufak derken benim gözüm toplardan birine ilişti. Taşlı kumaştan hiç hazetmem, bayıldım, o kadar zarif ve kendini taşıyan bir kumaş. Bu arada adam açmaya devam ediyor. Burcu'ya göz ucuyla baktım, şaşkın bir halde bir bize, bir tezgahtaki artık desenleri birbirine karışmış top top kumaşa bakıyor. Beğendiğimi gösterince sevinip, "bu çok hoşmuş," dedi. Herkes o kumaşa döndü, terzi bayan "bu kumaştan iki tane daha dikmiştim, çok güzel duruyor," dedi. Sonrası kolay oldu zaten. Gipürün altına saten, tarlatan, tül... Terzi kadın, "şöyle kısa, marul gibi bir duvak yaparım, çok güzel olur, "diyor. Burcu, "marul gibi olmasın," diyor. "Ya çocuğum, marulu unut, büzgülü demek istiyor," diyorum, gülüyoruz buruk buruk.
Benim gözlerimi seller basıyor, geri itmeye çalışıyorum, beceremezsem siliyorum.
Dünyanın en güzel gelini olacak Burcu, biliyorum. O duru güzelliği katlanacak, herkesin gözünü alacak. Benimse içim tir tir titreyecek. Çaresizce. Dünyanın en mutlu insanı olmasını dileyerek!
Canım Burcu. Geri sayım gerçek anlamda başladı artık. Hep yanındayım, hep arkandayım bir tanem.
Ne olursa olsun.
Seni çok seviyorum.

2 yorum:

Elif Derviş dedi ki...

Şimdi alakasız -ve belki de münasabetsizce - olacak ama, ben de seni çok seviyorum.
Zırlak arkadaşın.

miso dedi ki...

Canım arkadaşım,
Olsun ya, ben alakayı kurabiliyorum ya o yeter.
Öperim çok
miso